21 Ocak 2009 Çarşamba

Geçmişten Geleceğe

"Türkiye'de bir islâm Devleti ve hilâfet rejimi kurmak, Türk Milleti'ni dini esaslara dayanan bir hukuk düzenine sokmak isteyen ve bunun için gizli ve açık çalışan mistik hezeyan halindeki bir avuç meczûb, ruh hastası veya dini, kazanç metaı haline getirmiş kimseler, saf ve cahil yurttaşın en temiz varlığını, itikadını, imanını geçim vasıtası yapmış olan bezirganlar - o bezirganlar ki, dinin emrettiğini yerine getirmezler, yasak ettiklerini gizli gizli yaparlar ve fakat dindar görünürler - evet bunlar ve bir takım hurafeleri dini esaslar gibi göstermeye kalkan ve bu suretle halkı uyuşturan kökü dışardaki yurt düşmanları daima hüsrana uğrayacaklardır"

Etkili bir konuşma değil mi ?

Sizce ne zamana ait?
2009 ?
2008 ?
2000 ?
90 lar ?

Hiç birisi değil

7 eylül 1967 de Yargıtay birinci başkanı İmran Öktem’in yeni adli yılın açılış töreninde yaptığı konuşma

Günümüze nasıl uyuyor değil mi ?

Aslında hem uyuyor
Hem uymuyor

Günümüzde bu kadar açık,net ve sert konuşma yapanların sayısı parmakla gösterilecek kadar az
Herkes iktidarın yarattığı korku toplumunda yerini aldı. Ağzını açmaktan korkuyor
Ama bundan 40 küsür sene önce birisi çıkıp gerçekleri çatır çatır söylüyor

Ve konuşmanın bir yerinde Voltaire den bir alıntı yapıyor

“Tanrıyı da insan yarattı”

Başına ne mi geliyor ?
Başına gelenler ibret niteliğinde
Görevini sürdürürken 1 Mayıs 1969 da vefat ediyor
Ve sağlığında kendisine diş geçiremeyenler,3 Mayıs 1969 da Ankara Maltepe camiinde yapılan cenaze töreninde olayları çıkarıyor.

Cenaze namazının kılınması engelleniyor
Kalabalık galeyana geliyor

Ve o kalabalığın ortasında hayatından endişe duyan bir insan , Kara Kuvvetleri Komutanlığı Topçu Dairesi Başkan Vekili tuğgeneral Nabi Alpartun tarafından korumaya alınıyor. Nabi Alpartun silahını çekmek zorunda kalıyor

Hayatından endişe duyan insan kim acaba ?

İsmet İnönü

Demokrat partinin halkın din duygularını kaşıyarak oy toplamasını engellemek için Mustafa Kemal Atatürk’ün koyduğu dini düzenlemeleri alt üst edip CHP ye oy bekleyen milli şef !

Hep merak ettim
Acaba o karışıklıkta İsmet İnönü’nün aklından neler geçiyordu ?
Oy uğruna verilen tavizlerin eğitimsiz halk üzerindeki etkilerini gördüğünde ne düşündü ?
Ve Türkiye’nin bugün geldiği noktayı görseydi neler hissederdi ?

??????????

Ne hissederdi ?

8 yorum:

geçkalmadımki dedi ki...

ne hissederdi..
güzel soru..
ne hissederdi ???

Ne diyim...

.. dedi ki...

görse ne hissederdi bilemiycem ama şimdi görmediğine şükrettiğine eminim. yazık hepimize.

Adsız dedi ki...

Vicdan muhasebesi yapan insanların siyasetçi olabileceğine inanmıyorum artık ben. Hatta işi daha ileriye de götürüp, bu insanların (ki aslında İsmet İnönü çok da doğru bir örnek değildir kanaatimce) aynada kendi gözlerinin içine bakmayı unuttuklarını düşünüyorum. Kendi suretlerinden korkuyorlar diye.

alpernatif dedi ki...

geçkalmadımki
işte güzel soruya ben de yanıt veremedim !

saklanan bacım
en güzel söz
yazık hepimize :(

adsız
ah bir de isim olsa ?

Adsız dedi ki...

o değil de..
Atatürk görse...

ne yapardı?

Adsız dedi ki...

İsmet İnönü'den oldum olası
hiç hoşlanmadım...
Oğlundan da keza..

Türkiye Cumhuriyeti'nin başına gelebilecek
en büyük felaketlerden biri de oydu ..Bugün birçoklarının beğenmediği...
Erdoğan gibi ...
Kavgaları,amaçları farklı olsa da...

O yüzden ne düşünmüştür..
Ne düşünecek..
Yusuf yusuf çekmiştir içinden...
İlla ki.

Ya o değil de...
Neyse...
Vazgeçtim anlatmıcam :D ...
Öyle demiştir içinden Natifim..
Yusuf ...
Yusuf....

Şu karışıklığı görse
ne hissederdi...
Valla hiç umrumda değil..
Fikirlerine ve
politik yaşantısına saygı
ve hürmet duymadığım bir adamın hissedeceklerinin
hiçbir değeri yok benim için ...
"Ne halt yicez,
Mustafa Kemal de yok" derdi
en kötü ihtimalle herhalde...
Bi başına bi iş beceremeyeceği için yine muhtemelen ..
Yusuf...
Yusuf...

Öperim seni..

Adsız dedi ki...

utanrdı..
ama yaptığından değil..
yakalandığından..

deniz ne hissedecek bakalım..
yıllar sonra..
utanacak mı
yooo
medyaya kızar sanırım.... bize de..
yüzüne vurulduğundan sıkılır..
ama vazgeçtim ya..
ne sıkılacak..yok ööle bi duygu..
onlarda..

atalet..

carpediem dedi ki...

geldiğimiz noktada
ne kadar yol aldığımız ortada...
sanıyorum mete akyolun röportajlarında okumuştum yıllar sonra pembe köşk ziyareti ile ilgili anılarını...

dindarlığını gösteriş aracı yapmamak gerektiğine inanan insanlardan,
günümüzde yaptığı herşeyi gözüne soka soka gösteren bir ucubeye dönüştürüldü bu toplum...
adı ne derseniz;
kapitalizm,liberal ekonomi,ılımlı islam,f tipi ,küreselleşme,vs....

herşeyi yozlaştır,
bütün kavramların içini boşalt,
ve boş kalsın içi,
insanlar gibi...
olan budur.