27 Ağustos 2009 Perşembe

Bir masal ve İki Prens

Bir kadının ilk öpücüğünü almak;
Her seferinde hayatının ilk öpücüğüdür erkek için
O ana kadar sadece konuşmak için açılan dudakların suskunlaşınca inanılmaz güzelliği …
Gözlerin yarı kapalı
Nefeslerin ölmekten korkar gibi sıklaştığı anlar

*************

Yavaşça koluna girdi erkek genç kadının
İçkiden mahmurlaşmış gözlerle yağmurlu bir Ankara gecesine çıktılar beraber
Araba ile aradaki mesafede içi içini yedi adamın
İlk hareketin neden hep erkekten beklendiğini düşündü sessizce

O kadar cesur olsaydı erkekler, dünyada mutsuz aşk kalmazdı dedi kendi kendine

Adımlar birbirini takip ederken bitiverdi genç kadının arabasının yolu
Erkeğin elbiselerinin arasından sızan yağmur ısınan bedenini soğutmaktan çok uzaktı

Arabanın yanında yüzünü döndü genç kadın
Konuşmadan durdular karşılıklı

Konuşamadan

**************

Bir kadının ilk öpücüğünü almadan hayalinde defalarca provasını yapmıştır erkek
Her aşamanın planlanması gerektiğine inanır
Öyle bir öpücük olmalıdır ki bu; kadın ayrılmamacasına sarılmalıdır erkeğe
O bir öpücük birliktelik için atılan imza olmalıdır aşka
O öpücük ne kadar muhteşem olursa o kadar büyük olmalıdır sevgi
O ilk öpücük ne kadar ateşli olursa o kadar kavrulmalıdır kadının ve erkeğin içi

****************************

Genç kadın arabasına binmek için ufak bir hareket yaptı bedeniyle
Adam durdurdu kadını
Kolundan yakalayarak kendisine doğru çevirdi yavaşça
Bir panik anı geçti genç kadının gözlerinden
İstemediği için değil
- Kocam ?
Tek kelime

Tek bir kelime

Adam duraksamadı
Yavaşça beline sardı kolunu

Yağan yağmurun altında duraladılar bir süre

************************
Sizden önce bir başkasını da öpmüştür illa ki
Belli bir yaştan sonra kimse ilk öpücüğün kendisine ait olduğunu düşünecek kadar saf olamaz bu hayatta
Ama herkese tanınan bir ilk öpücük şansı vardır dünyada
Kimisi kullanır
Kimisi kıymetini bilmeden geçer giden yanından

**********************
Yağmur dudaklarından aktı genç kadının
Ağzından çıkan tek kelime yağmurun gürültüsü altında kayboldu gitti
Yavaşça eğildi adam genç kadına
Genç kadının gözleri kapanmış, aralık dudaklarından erkeğin duyamadığı sözcükler çıkıyordu şimdi
Dudaklarını genç kadının ıslak yüzünde dolaştırdı adam
Dokunmaktan korkar gibi teninin biraz üzerinde sadece nefesini vererek dolaşıyordu telaşsızca
Ellerini genç kadının belinden yukarı, yağmurdan ıslanmış saçlarının arasına götürdü yavaşça
Hafifçe çekti başına kendisine doğru

*****************
İlk öpücüktür erkeği ve kadını sarhoş eden
Peki ya her akşam ayrıldığı sevgilisini bir başkasının her zaman ki duyarsızlığı ile öptüğünü bilirse erkek ?
Bir başka kadının varlığını kabullenemeyen kadın gibi; bir başka erkekle adil olmayan bir mücadeleye girerse erkek ?
Yanından göndereceği kadının çok değil, dakikalar sonra bir başka erkeğe sarılacağını bilirse için için ?
Gene de öper mi kadını ?
Gene de ilk öpücükle başlatır mı masalı
Sonunun mutlu olması imkansız olan masalı ?
Bir değil iki prensin olduğu masalı ?

****************

Gözlerini kapayarak dudaklarını birleştirdi genç kadınla
Önce ufacık başlayan öpücükler giderek sertleşti yağan yağmurun altında

Sanki günahları temizlemek ister gibi hızını arttırdı yağmur

Birleşen iki dudağın arasından aktı sular

Bir gece vakti yağan yağmurun altında bir adam genç bir kadını öptü korkularıyla
Paylaştıkça küçüldü korkunun eziyeti
Islandıkça soğuyacağına arttı aralarındaki ilginin ateşi

Bir gece vakti
Tüm konulmamış yasaklara karşı
İki sevgili sevdiler birbirlerini

20 yorum:

S.e.N.a.Y'ı anlamak dedi ki...

yazı bana ilk öpüşmemi hatırlattı. seninki kadar romantikte değildi üstelik. öpüşme işini becermeye çalışırken ne dedim, ne yaptım, nasıl tepki aldım, gözümü kapadım mı açıkta mı kaldıydı yoksa kapanmasına dair uyarımı aldıydım anlatmiycem tabii :P

S.e.N.a.Y'ı anlamak dedi ki...

ha bide başkalarına ait olan kadın ya da erkeklerden uzak durmakta fayda var... canını acıtmak gibi bir derdin varsa devam edin tabii. ayrıca seçilmiş adamı ya da kadını öpmek malesefki kendi halinde sana ait olan bir kadın ya da adamı öpmekten daha etkili ve de tesirli... üzücü ama gerçek bu...

.. dedi ki...

zor konu.
aşk her zaman doğru peşinden gitmez.
o sebeple yanlış demek, zor demek, acıtır, öldürür falan demek de boş.
kurtaracak tek bişey var.
güç.

alpernatif dedi ki...

Şenaaaaaaaaaay
Hanım
Yeni blogcusunuz değil mi :))))

İlk öpüşmeler komik olur
O ayrı
Bu farklı bir bayanla yapılan ilk öpüşme
Ha bide
Kişilerin başkalarına ait olması diye bir şey tuhafıma gidiyor
kişi bu
bağımsız birey
sahip olamazsın ki :(

saklanan bacım
güüüüüç bende artık demeyi isterdim
ama olmuyor :(

Adsız dedi ki...

ben sadece soonra demek isterim burda..

keşke..
bak gerçekten bunu dilerdim..
keşke.. her an il kez öpyormuş gibi olsak birini..
ama işte o kadınla/adamla bile..
devam ettiğinde öykü sıradanlaşıyor..

o umursamadan öpene dönüşüyor..
o zaman napıcaz..

yeni bir ilk öpücük yeni bir ilk öpücük daha..

=)

evet ideali bu galiba..

hani red kitte vardır ya dans sahneleri..

şimdi eş değiştir.. der kemancı ve..
balka biriyle dansetmeye başlarsın..
=p


insan sanırım adrenalini.. serotonini özlüyor..
hayır niye şunların da hapını yapmıyolar ki=))
neyse..

ööle işte..


atalet..

Çiğdem dedi ki...

Mjutlu sonu da var bunun :) Mjutlu değil mutlu :)

Kocam... diyen kadın boşuna öpüşmez başka adamla... öpüşürse vardır bildiği/nedeni/nasılı... Orta yerde anlatılmaz yaşanır... Ve nasıl diyeyim... kısmetse... şanslıysan... iki dünya bir araya gelmişse... "ne istediğini biliyorsan"... tırnak işaretlerine dikkkat "üç k ile... da dammmmm... mutlu son. 11 yıldır.. yüklemeden, yüklenmeden, bir prensesle taçlanarak ve hala sevgili :)

Olmaz diye bir şey yok.

Cesareti olana...

Sarı çizmeli Çiğdem ağa olmanın rahatlığıyla konuşuyorum illa ki..

Quelle alaka derdi Fransızcacı bizim okulda. Tevfik Fikret' in İngilizce karşıtıydı okulum Ankara' da. Hadi dürüst olatım TED Ankara... La lö öğrenebilsem kürtçe öğrenirdim demiştim o yaşımda ki... 46 söylemesi ayıp değil şimdi.

Yüklemeden, yüklenmeden yaşayabilmek çok güzel hayatı. "Lazım"lıksız. İnsan kendisi olunca yakalayabiliyor ancak mutluluğu, şekilsiz, öylece...

Öpücük öpücükse ve :) keyfini sürdüysen çentik atmadan... Canına/nıza değsin Alpernatif... Hayalse bile cihana değer ;)

alpernatif dedi ki...

ataletim doktorum civanım
her ilk öpücük inanılmaz duygu
ama onu koruyup hatırlayabilirsen o çok güzel işte

çoğu bayan arkadaşımla ilk ne zaman ve nerede öpüştüğümü hatırlamam bile
otomatiğe alıyormuşum demek ki :)

ama bazıları da insan hayatında yer ediyor işte

eş değiştirme ?
o kadar swinger olamadım henüz :)))))


Sarı çizmeli Çiğdem ağa
Öpücüğün keyfini sürmek sonraki aşama
o an,eğer cidden frekans yakalandıysa dünya duruyor yahu :))
Bu arada la lö derken, artık bana da fransızca öğrenmek şart oluyor gibi

Herkeşler biliyor,ben kaldım :)))

kumhavuzu dedi ki...

Alpeerr bunun alkolsüz olanından da varmı ??
ya hakkaten şaka falan değil..Ramzanla alakası da yok:)

Çiğdem dedi ki...

Allah kolaylık versin ben öğrenemedim. O yüzden seçmeli dersi müzik olarak değiştirdim.

Derler ki çok kolay aslında. Malum :) Fer demirdir, ler hava. Azizim monşer demek bonjur ise merhaba.

alpernatif dedi ki...

Kumhavuzu
Alkolsüz olanı ?
ahah
Yahu çevirmeye,alkol komasına felan mı gireceksin öpüşme sonrası :)))

Çiğdem
Tamam
Öğrendim işte ana kelimeleri :)))

kumhavuzu dedi ki...

yok Alpercim..evvelini sordum ben:)
sonrası dert değil..mi yoksa orada başlıyomu esas.. orası başka bi konu zaten:)

gül dedi ki...

altı ay sonra hiç böyle güzel yada romantik gelmicek ama bu süre zarfında keyfini cıkarmakta fayda var gibi :)
sefan olsun :))

alpernatif dedi ki...

Kum havuzu
Önden alkol alınmazsa insan o cesareti vallahi toplayamıyor :))

Gül
(hanım demedim)
Değil 6 ay
60 sene de geçse çok güzel bir duygu

üçtemmuz dedi ki...

Çok zor yorum yazmak. Öyle sade ve hoş anlatmışsın ki, araya girmeyi kendime yakıştıramadım. Yine de...kadının gönlünde tek prens vardır da,gerisi mecburiyetler, keşkeler, ah geriye dönebilsemler'dir gibi geldi bana.
Aşk çok acayip bir şey.

alpernatif dedi ki...

üçtemmuzum
keşke geriye dönebilsemden çok acaba ileriye gidebilir miyim daha doğru gibi geldi bana :)

Sevgi Gibi dedi ki...

anlamıyorum, anlamayacağım bu durumları. ama en çok da kendimi; yani "ikinci prenses'i" :(

Adsız dedi ki...

önce özür ....anadoluda çıkan.,., 1 gazetede köşe yazarı başından geçen ilk aşkını uzun uzun anlatmış ve uzun yıllar sonra karşılaştığında...ilk aşkım dediği o değerli aşkını...şöyle ...sonlandırmış..uzunca zamandır,görmiyeli seni 1 başka kadın 1 hoş,,,olmuşsun.kollarıma alıp sarmıyalı,,seni,,,beyaz peynirdin kaşar olmuşsun ... ilk aşk ilk ve son sözler ve gözler yakını artık 1 hoş...görmüş

alpernatif dedi ki...

Sevgi
:(
Hayatını yaşa
Boşver birinci ikinci sıralamasını

Adsız
Peynirden peynire fark var
Hepsi fermantasyona uğramıyor :))

Adsız dedi ki...

evet evet...haklısınız bunun üzerine ...müzeyyen çok iyi ..geldi iyi 1 seçim ...annem derdi ...kim eder kendine yine kendi kendine..kimseye etmem şikayet allahım ver bana çok..çok...kuvvet..hoşça dostça kalın...efendim...

Adsız dedi ki...

Bir masalda iki prens olur mu hiç diye sormuştur eminim bir çoğu, okurken bu güzel hikayeyi? Yaşamasaydım, olmaz derdim ben de. Hatta daha ileri götürüp, bir de güzel ahkam keserdim, 'aldatan aldanır' veyahut 'bir yürek sadece bir kişiye aittir' gibisinden. Ancak teoriyle pratiğin her zaman kesişmemesi gibi, her hikaye de bir biriyle örtüşmüyor ne yazıkki.

Oysa benim masalım da 'bir varmış, bir yokmuş, beyaz atlı bir prensle, bir de güzeller güzeli prenses mutlu mesut yaşarmış' diye başlıyordu; fakat ne olduysa oldu işte, o başka diyardan başka bir prens masala dahil oluverdi. Halbuki prenses şatosundan çıkmamak, öbür prensin atına binmemek için ne de çok direnmişti. Zaten kim istemez ki masalının 've sonsuza kadar mutlu yaşadılar' cümlesiyle bitmesini? Ancak masal bu ya işte, bazen kötü bir cadıya, çirkin bir gulyabaniye veyahut hain kurta uyabiliyor insan. Benim hikayemde de aynen öyle oldu işte. Evimin prensini bırakıp, diğer prensin kollarına atıverdim kendimi. Heyecanla, tutkuyla, arzuyla, asla kavuşamayacak olmanın acısıyla, pişmanlığın ağırlığıyla. Ne bir prensimin güven, huzur ve sevgisinden vazgeçebildim, ne de diğer prensimin tutku, arzu ve şefkatinden.

Ve fakat, bir nokta geliyorki hikayede, bir son yazman gerekiyor. O zaman işte iki prensten birini seçmen gerektiği gerçeği iyice yerleşiyor kaybettiğin aklına ve yüreğine. Zaman, o andan değil, geçmiş ve gelecekten de oluşuyor; ve ilk prensin ağır basıyor.

Böylece, hikaye bir prensle başlıyor, iki prensle devam ediyor belki ama, bir prensle bitiyor en sonunda. O ilk öpücüğün tadı ise hep damağında.